İYİ Parti kanadından gelen son açıklamalara göre en az 3 adayın kongrede yarışacağı kesinleşmiştir. Bu 3 adayın da Türk milliyetçisi gelenekten doğmuş olmaları şahsen benim sathımda en sevinç verici durumdur.
Milliyetçi büyüklerimizi yıpratarak bir tartışma başlatma amacında değilim. Sayın Koray Aydın, Sayın Müsavat Dervişoğlu ve Sayın Tolga Akalın sadece İYİ Parti’nin değil, milliyetçi camiamızın büyük değerleridir.
Akalın, İYİ Parti nezdinde kongre tarihi açıklanır açıklanmaz Akşener’e rakip olacağını beyan ederek, tabanda bir etki yaratmış ve bunun sonunda Akşener aday olmayacağını belirtmiştir. Eğer Akalın’ın bu çıkışı olmasaydı, hızlandırılmış ve bu yazının kaleme alındığı 19 gün sonra bir kongrede, parti içi muhalefet hazırlanamayacağı için kuvvetle muhtemel tek aday Akşener olacak ve İYİ Parti büyük bir ivmeyle tabela partisine dönüşecekti. Akalın’ın yaptığı bu çıkış sadece İYİ Parti için değil, temsiliyet sorunu yaşayan seküler Türk milliyetçileri için de çok önemlidir.
Tolga Akalın dün yaptığı açıklamalarda çok önemli 2 noktaya değinmiştir. Eldeki imkansızlıklara ve reaksiyoner ideolojik saiklerle hareket etmesine rağmen genel başkan seçilir seçilmez parti içinde büyük bir değer olduğu ispatlı Sayın Ümit Özdağ ile bizim mahallede pek bir etki alanı olmayan Sayın Yavuz Ağıralioğlu ile görüşeceğini açıklamıştır. Yine Tolga Akalın, satır aralarında çok önemli bir mesaj vermiş, AKP'nin 2. kez partisini yutacağına kesinlikle izin vermeyeceğini vurgulamıştır.
Tolga Akalın İYİ Parti’de dinamizmi temsil etmektedir. Ağırlıklı olarak genç seçmenden teveccüh bulan ve kaçak göçmen sorunu dışında bir politikası olmayan Zafer Partisi’nin %2 civarında oy aldığı düşünüldüğünde, parti grubu olan, belediyelere sahip, eskisine göre zayıflamış olsa da kuvvetli bir kurmay kadrodan beslenen ve gençliğe hitap eden bir İYİ Parti’nin eski genel seçimlerdeki oy oranına ulaşması zor olmayacaktır. Bunu sağlayabilecek yegane lider şu an açıklanan adaylar arasında Tolga Akalın gözükmektedir. Ayrıca Tolga Akalın enkaz halde bir siyasi parti devralacağının farkında olduğu için parti içi demokrasiye de önem verecektir. Tolga Akalın’ın diğer adaylardan, diğer adayların da Tolga Akalın’dan vazgeçmeleri mümkün değildir.
Yerel seçimler öncesinde CHP’de yaşanan genel başkan değişiminin Türk siyasetine etkisini gördük. Umarım İYİ Parti kadroları CHP’nin yaşadığı bu değişimi örnek alarak partiyi yeniden eski gücüne kavuştururlar. Bu eğer gerçekleşmez ise maalesef ABD siyasetindeki gibi iki partili bir siyasete evrilir ve seküler Türk milliyetçilerinin temsiliyet sorunu yıllar boyunca devam eder.
Kişisel görüşüme göre yazının savı zayıf. Sayın Akalın son yıllarda Meral Hanım'ın bütün yanlışlarına ses çıkarmadı, şimdi Ahmet Davutoğlu gibi geç bir şekilde yaptığı yarım itirazı kıymetli bulmuyorum