Türkiye Büyük Millet Meclisi, illerin nüfusu nispetinde belirlenen ve o illerde yapılan milletvekili seçimleri sonrası seçilen 600 milletvekili tarafından oluşur. Ülke genelinde uygulanan %7 seçim barajı, milletvekili listelerinin partiler tarafından belirlenmesi vs. sebeplerle TBMM’de Türk milletinin tercihleri tam manası ile yansıtılamamaktadır.
Yerel dengeleri gözetmesi, ilinde tanınırlık oranının getirisi vs. sebeplerle siyasi partiler milletvekili listelerini tamamen liyakat esaslarına göre değil bölgesel tercihlere göre yapmakta bu durum mecliste bazı kişilerin temsil imkanını güçleştirmektedir.
Günümüzde tamamen yerel sorunlarla ilgilenen, ilinin sıkıntılarını önergelerle duyurmaya çalışan ve belki de sadece ilinde tanınan milletvekilleri vardır. Bunun yanında partisinin genel merkezine bağlı, ülkenin topyekûn sorunları ile ilgilenen, bu yönde konuşan ve milletvekili adayı olduğu ilde de yeterince kendini tanıtma imkânı olmayan milletvekilleri de vardır. Bu durum seçmenlerin de dikkatini çeker ve bazen ilinde gösterilen bu ‘kontenjan adaya’ burun kıvırılarak bakılır. Hâlbuki kontenjandan gelen milletvekili adayının bu işte bir kabahati yoktur. Vekil adayı kendisine verilen görevi yapmıştır ve farz-ı muhal Antalya’dan milletvekilidir ama Giresun’un fındık fiyatları ile daha çok ilgilenmek zorunda kalmıştır.
Bütün bunların yanında daha önce %10 olarak uygulanan seçim barajı %7’ye düşürülmüş olsa dahi TBMM’de her partinin temsilini sağlanamamaktadır. Seçim barajının tamamen kaldırılması, daha da düşürülmesi gibi seçenekler zaman zaman dillendirilmiş olsa dahi vaatler uygulamaya geçmemiştir.
2017 yılında kurulan İYİ Parti’nin parti programında yer alan Türkiye Milletvekilliği, sadece kuruluş aşamasında dile getirilmiş ve daha sonra rafa kaldırılmış bir projedir. Parti programının konu ile ilgili kısmı şu şekildedir:
“Çoğulcu ve katılımcı bir demokratik siyasi düzen için her partinin TBMM’de temsili gerektiği düşüncesiyle; milletvekili seçimlerinde genel seçim barajı %5’e düşürülecek; anayasa değişikliği ile partiler arasında aldıkları oy oranlarına göre, baraj şartı aranmaksızın, nispi olarak paylaştırılacak şekilde 100 kişilik Türkiye Milletvekilliği ihdas edilecektir.”
25 Ekim 2016’da kurulan ve neredeyse kurulduğu günden bu yana TBMM’de grup düzeyinde temsil edilen ve komisyonlarda yer alan İYİ Parti’nin, programında yer verdiği bu husus daha sonra herhangi bir şekilde dile getirilmemiştir.
Zafer Partisi Programı’nın “Devletin Yeniden Yapılandırılması” bölümünde bu projeye doğrudan atıf olmasa bile “seçmen oylarının bir tekinin bile zayi olmaksızın mecliste temsili” aşağıdaki cümlelerle ifade edilmiştir:
“Yeni bir siyasi partiler kanunu ile siyasal katılma kanalları genişletilecek, yeni bir seçim kanunu ile de seçimde adaleti temsil edecek ve seçmen oylarının bir tekinin bile zayi olmaksızın mecliste temsil edilmesi için gerekli değişiklikler yapılarak temsilde adalet ve yönetimde istikrara önem verilecektir”
Seçmen oylarının bir tekinin bile zayi olmaksızın mecliste temsili, ülkede uygulanan mevcut seçim barajının tamamen kaldırılması ile dahi gerçekleşemeyecektir. Örneğin tüm ülke genelinde ortalama yüzde bir civarında oy alabilen bir partinin, seçim barajı tamamen kaldırılsa dahi mecliste temsili neredeyse imkansızdır ancak “Türk Milletinin Vekili” sistemi ile yüzde bir oy alan bir parti, meclise bir milletvekili ile temsil edilebilecektir.
Peki Türk Milletinin Vekili Sistemi nasıl uygulanacaktır?
Yapılan son değişiklik ile milletvekili sayısı 600’e yükselmiştir. Bu sayının oluşturulacak yeni sistem ile artırılmasına veya azaltılmasına gerek yoktur. Bölge milletvekili sayısı 500’e çekilir ve illerin nüfusu nispetinde tekrar düzenlenir. Bunun dışında 100 kişilik bir Türk Milletinin Vekili kontenjanı ayrılır.
Kurulacak olan bu yeni sistemi için ayrı bir sandık kurulmasına lüzum yoktur. İl Milletvekili için ayrı pusula, Türk Milletinin Vekili için ayrı pusula zaten birden çok sandığın kurulduğu seçim sistemimize külfetten başka bir şey değildir.
Siyasi partiler 500 bölge milletvekili için il il adaylarını belirler. Bunun dışında 100 kişilik bir Türk Milletinin Vekili listesi de oluşturulur. Türk Milletinin Vekil adayları tüm partiler tarafından yayınlanır ve seçim günü oy kabinlerine bu listeler asılır. Bir kişi partinin isteğine bağlı olarak hem Türk Milletinin hem de bölge milletvekili adayı olarak gösterilebilir. Türk Milletinin Vekili olarak seçilen kişi aynı anda bölge milletvekili olamaz ve kazanılmış hakkı, aday listesinin bir alt sırasındaki adaya geçer.
Ülke genelinde yapılan ‘bölge milletvekili seçimi’ aynı zamanda Türk Milletvekili seçimi işlevi görür. Bölgede atılan her oy, aynı zamanda Türkiye genelinde ortaya çıkan seçim sonucuna göre partilerin kaç tane Türk Milletinin Vekili çıkaracağını da belirler.
Öncelikle Türk Milletinin Vekili Sistemi’nin 1 Kasım 2015 seçimlerinde uygulanması durumunda milletvekili dağılımının nasıl olacağını inceleyelim:
AKP 49,50 % 50 Türk Milletinin Vekili
CHP 25,31 % 25 Türk Milletinin Vekili
MHP 11,90 % 12 Türk Milletinin Vekili
HDP 10,76 % 11 Türk Milletinin Vekili
SAADET 0,68 % 1 Türk Milletinin Vekili
BBP 0,54 % 1 Türk Milletinin Vekili
Diğer 1,32% 0 Türk Milletinin Vekili
Görüldüğü üzere oy oranı 49,50% olan parti 49+1=50 Türk Milletinin Vekili çıkarabiliyorken, 25,31% olan parti 25+0=25 Türk Milletinin Vekili çıkarmaktadır. Oy oranı 0,54% olan bir parti de oranı 0,50%’yi geçtiği için bir Türk Milletinin Vekili çıkarabilmektedir. Bu durumda ‘Türkiye Milletvekilliği için seçim barajı 0,50%’dır’ diyebiliriz.
Bu tabloyu görünce, ‘bu sistemin getirisi nedir’ diye düşünebilirsiniz. Yüzde 10 seçim barajının uygulandığı bir sistemdeki oy dağılımı ile yüzde 0,5 seçim sisteminin uygulanıp üstelik partisinden bir milletvekilini meclise gönderme şansı olduğunda olacak oy dağılımının birbirinden farklı olacağına şüphe yoktur.
Oy oranlarının birbirine daha yakın olduğu 3 Kasım 2002 seçimlerinde bu sistemin tatbik edildiğini düşünürsek şu sandalye dağılımı ile karşılaşırız:
AKP 34,28% 34 Türk Milletinin Vekili
CHP 19,39% 19 Türk Milletinin Vekili
DYP 9,54% 10 Türk Milletinin Vekili
MHP 8,36% 8 Türk Milletinin Vekili
Genç Parti 7,25% 7 Türk Milletinin Vekili
DEHAP 6,22% 6 Türk Milletinin Vekili
ANAP 5,13% 5 Türk Milletinin Vekili
SAADET 2,49% 2 Türk Milletinin Vekili
DSP 1,22% 1 Türk Milletinin Vekili
YTP 1,15% 1 Türk Milletinin Vekili
BBP 1,02% 1 Türk Milletinin Vekili
Yurt Partisi 0,94% 1 Türk Milletinin Vekili
İşçi Partisi 0,51% 1 Türk Milletinin Vekili
Diğer 2,50% 4 Türk Milletinin Vekili
Tam on üç partinin parlamentoda temsil edilebildiği bu hesaplamada, matematik hesabının sisteme uymadığı düşünülebilir. Bunun sebebi ise seçime bağımsız adayların da girmiş olması ve seçime katılan siyasi parti sayısının fazlalığıdır. 0,50% seçim barajına göre eksik kalan dört Türk Milletinin Vekili, barajı aşmış partilerin oy oranı nispetinde paylaştırılarak yüz rakamının bulunması sağlanır.
Son örnek olarak, yine katılan parti sayısının fazla olduğu 2023 seçimlerinde Türk Milletinin Vekili Sistemi uygulansaydı, nasıl bir sonuç göreceğimizi inceleyelim. İttifak sisteminin Türk Milletinin Vekili sisteminde de uygulandığını varsayalım:
Cumhur İttifakı %49,47 49 Türk Milletinin Vekili
Millet İttifakı %35,02 35 Türk Milletinin Vekili
Emek ve Özgürlük %10,55 11 Türk Milletinin Vekili
Ata İttifakı %2,43 2 Türk Milletinin Vekili
Diğer %2,53 3 Türk Milletinin Vekili
İttifaklara göre dağılan vekiller, partilerin kendi aldığı oylara göre içlerinde dağılır. Cumhur İttifakı üzerinden örneklemeyi tamamlayalım:
AK Parti %35,61 36 Türk Milletinin Vekili
MHP %10,07 10 Türk Milletinin Vekili
YRP %2,81 3 Türk Milletinin Vekili
BBP %0,98 1 Türk Milletinin Vekili
Görüldüğü gibi güncel seçim sisteminde vekil çıkaramayan BBP, bu sistemle 1 Türk Milletinin Vekili çıkarabilmektedir. Zafer Partisi de bu sistemle 2 Türk Milletinin Vekili ile TBMM’de temsil edilebilmektedir.
Günümüzde uygulanan sistem ile cumhurbaşkanı seçimi ile milletvekili seçimi ayrı ayrı yapılmaktadır. Seçmenin, düne kadar ‘oyum boşa gitmesin’ diyerek yaptığı seçimler artık tarihe karışmıştır. ‘Oyum boşa gitmesin’ tercihi ancak güçlü cumhurbaşkanı adayı – zayıf cumhurbaşkanı adayı ikileminde seçmenin tercihini etkileyebilir.
Hâl böyle iken milletvekili seçiminde barajın yüzde beşe çekilmesi ve Türk Milletinin Vekili Sistemi ile yüzde 0,5’e kadar düşürülmüş seçim barajı ile gerçekten desteklediği partinin en azından birinci sıra adayını (muhtemelen liderini) TBMM’ye göndermek, seçmenlerin gerçek tercihlerinin parlamentoya yansımasının sağlanması için fevkalade önemlidir. Bu sistem gerçekleştiği takdirde baraja takılan temsil sisteminin daha demokratik bir hâle geleceğine şüphe yoktur.