Ağustos 2021'de, candan aziz bildiğimiz yurdumuza yönelik göçmen akını karşısında "Hudut Namustu" pankartını asmamızın ve akabindeki olayların ardından Ekim ayında çalıştığım işten çıkarıldım.
Tam ayrıldığım gün Bahadırhan abi arayıp TamgaTürk'te editör olarak işe başlamamı istedi.
Bahadırhan Dinçaslan'la 2012 yılının Aralık ayında tanıştım. O zamandan beri de birlikte birçok iş yaptık. Bazılarına şahit oldunuz.
Başıma gelen her işte kafamı çevirdiğimde yanımda gördüğüm insanların en başında hep Bahadırhan abi oldu. O gün de bir nice badireyle karşılaşmış; işinden olmuş bir gençtim, yine yanımda Bahadırhan abiyi gördüm.
Velhasıl böylelikle TamgaTürk editörü olarak göreve başladım. Aradan geçen yıllarda TamgaTürk'teki sevgili dostlarımla geceli gündüzlü çalıştık. Tüm imkansızlıklara karşı koyduk, TamgaTürk'ü etki alanı takipçi sayısından büyük bir hale getirdik.
Bu süreçte en ufak bir emeği olandan TamgaTürk'ü ayakta tutmak için yeri geldiğinde sabahtan gece yarılarına kadar haber giren, ısınmayan ofislerde kurgu yapan dostlarıma kadar herkese minnettarım.
Günü geldi Yayın Yönetmenliği görevi verildi. Omuzlarımda sanki yüzyılların sorumluluğu varmış, odamda fotoğrafı asılı olan İsmail Gaspıralı hep beni izliyormuş gibi hissettim.
"Sen de amma abarttın" diyebilirsiniz. Fakat TamgaTürk benim için hayatımda tahmin edemeyeceğiniz kadar önemli yer tuttu.
Bu sadece bünyesinde çalıştığım yahut çalışma arkadaşlarımı sevdiğim için değil; Kırım'a, Kerkük'e, Tebriz'e, Kaşgar'a, Urumçi'ye, Batı Trakya'ya, Karabağ'a, Kıbrıs'a, Kazak ellerine, Kırgız bozkırına, Fergana Vadisi'ne kısaca Türk'ün olduğu her yere ses olmak, Türklük için beylik laflar etmekten ötesine geçmek tarifi imkansız bir mutluluk ve güç verdi bana.
Canımın çok sıkkın olduğu zamanlarda TamgaTürk'ün varlığı, gönlümü ve aklımı bürümeye çalışan karanlıkları dağıttı. Öyle ya kaderimizde yılmak, yıkılmak, bıkmak, usanmak, yenilmek, vazgeçmek ve başaramamak yazılı değildi.
Ancak ülkedeki ekonomik kriz TamgaTürk'ü de vurdu. Üstüne yaşadığımız, Google'ın gelirlerimizi kesmesi gibi durumlar da malumunuz... O yüzden ne yazık ki yazılı tarafta küçülmeye gitme kararı aldık.
Bu vesileyle TamgaTürk'teki Yayın Yönetmenliği görevim resmen sona eriyor. Fakat bir TamgaTürk yazarı olarak yazmaya devam edeceğim. Kalbim hep TamgaTürk'le atacak. TamgaTürk hep yaşayacak hep ayakta kalacak. Nerede bir Türk varsa ona bakmaya, onun gözünden bakmaya devam edecek.
Bense muzaffer olacağına iman derecesinde inandığım Türk milliyetçiliği fikrine ve Türk milletine başka bir alanda hizmet etmeye devam edeceğim.
Şimdilik hoşça kalın dostlar.
"Yolda yoldaş belde nöker iki cihanda gardaş
Kam atanın sofrasında yarenler ezen bolsun"
Bizler tertemiz yürekli Türkleriz. Elbette biz kazanacağız. Çanakkale şehidi büyük dedemiz Balıkesir / Şamlı Beldesi nüfusuna kayıtlı Mehmet oğlu OSMAN.. 15 Eylül 1915, Alçıtepe / Kirte şehitliğinde...
Bir Türkçünün vedası Dökülen dişlerini yerlerden topladı Bu kopuk pençe kimin bu kimlerin kanadı. Kırısada henüz dolmamıştı miadı Sıkılmış tek yumruğu havada kaldı İndirmez o yumruğunu herkes indirse bile Değiştirmez yolunu ölecek olsa bile Neler yaptığını gerek yok gelek dile Kurt yuvasından keşke ayrılmasaydı Biliriz ki kurt ayrılsa da (bile) sürüden Orman da olsa gittiği yer yurt olur Belki kimse ölmezse de hüzünden. Eski günlerin hülyasına gark olur Bizden yana varsa hakkın helal olsun Kam atanın sofrasında yarenker ezen bolsun
Teşekkür ederim dostum
Zeki, zarif, idealini ve var oluş amacını bilen, üretken ve düşünen bir Türk genci olduğunu bilerek hakkında hayırlısı olmasını diliyorum. Umuyorum her şey düzelir ve TamgaTürk bu zor zamanları atlatır. Hepinize Selam olsun.
Teşekkür ederim dostum
Yazdım yazdım sildim,layık olduğunuz güzellikle cümle kuramadım diye hayıflandım.Böyle olmasaydı, beceremedik,biz size layık olamadık.Affedin kardeşim.Bu bir ayrılma değil,gönüller bir,yolumuz bir.Bir ve omuz omuza olana kadar yolun açık olsun,sevgi ve saygılarımla.
Estağfurullah ben size layık olabildiysem ne mutlu. Bu bir kerede koşulacak bir maraton değil bu bir bayrak yarışı, en nihayetinde biz kazanacağız. :)
Uzun uzun yazamam, Bir avuç Temiz Türkleriz. Bir gün çok olacağız.
Artık bir avuç değiliz, çoğalıyoruz. Sağ olun.
"O yüzden ne yazık ki yazılı tarafta küçülmeye gitme kararı aldık." demişsiniz. Yani artık daha az haber mi paylaşacaksınız?
Yalnızca dosya haber olacak demişti Bahadırhan ağabey.
Evet Selim Bey, zaman içinde şartlar değişirse durum da değişebilir ancak bilhassa önümüzdeki aydan itibaren daha az haber paylaşacağız.