Tarihte bugün, Türk katili Saddam Hüseyin, Irak Türk'ü liderleri "Türkiye casusluğu ve Türkçülük-Turancılık" suçlamaları ile idam etti.
Tek suçu "Türk" olmak olan bu insanları size anlatmak istiyorum.
Kerkük'te doğan Şehit Nejdet Koçak, Türkiye'de eğitim gördü. Koçak, Türkiye'den Kerkük'e dönme kararı aldığında dostları tarafından uyarılmıştı.
Ancak o, milletinin geleceği için kararlıydı. 22 Mart 1979 tarihinde "Türkçülük" yaptığı suçlaması ile tutuklandı.
Tutuklanması ile birlikte Türkiye'deki Türkmeneli diasporası, onun sesini duyurmaya çalıştı.
Öyle ki Bağdat'ta bulunan Türkiye Büyükelçiliğine Nejdet Koçak'ın durumunu bildirmek amacıyla giden iki Türk genci, "Türkiye casusluğu" suçlaması ile ilerleyen günlerde idam edildi.
Koçak'ın sevenleri ve Türkiye vatandaşı olan eşinin tüm girişimlerine rağmen Türkiye duruma sessiz kalmıştı. Türk katili Saddam Hüseyin ise bu sessizliği fırsat bilmiş ve "Türkiye casusluğu" ile suçladığı Koçak'ı dava arkadaşları ile birlikte şehit etti.
Şehit Adil Şerif, ticaret insanıydı. Alanında başarılı olması ile birlikte başarılı iş adamları arasına giren Adil Şerif, Irak Türkleri için mücadele etmiş ve birçok gencin eğitim almasını sağlamıştı.
Şerif, mart ayında Koçak gibi "Türkçülük" suçlaması ile tutuklandı.
11 ay boyunca Saddam'ın işkence merkezinde işkencelere uğramış ve bunlara, ilerleyen yaşına rağmen dayanabilmişti.
İşkenceler sırasında vücuduna "Yaşasın Baas" yazan Saddam'ın istihbaratçıları, kendisini 16 Ocak tarihinde dava arkadaşları ile birlikte idam etti.
İstanbul Üniversitesi mezunu Rıza Demirci'nin de kaderi dava arkadaşları ile aynıydı.
Irak Türklerinin kültürel hareketi olan Türkmen Kardeşlik Ocağı'nın kurucularından olup yüzlerce Türk öğrencinin eğitimine katkı sağlamıştı.
Demirci de diğer dava arkadaşları gibi "Türkçülük" suçlaması ile tutuklanmıştı.
Saddam Hüseyin, şehit ettiği Türk liderinin cenazesini asla vermedi. Bugün bile cenaze, Irak tarafından teslim edilmedi.
Bu nedenle de infaz tarihi dava arkadaşları gibi 16 Ocak kabul edilir.
Albay Abdullah Abdurrahman, hem konumu hem de yaşı itibarıyla Irak'taki Türk nüfusu için çok işler başarmış birisiydi.
Özellikle de 14 Temmuz 1959 Kerkük Katliamı sırasında daha büyük bir soykırımın yapılmasını önlemişti.
Irak için gerektiğinde canını verebilecek bir konumda olan Abdullah'ı, "Türkçülük" suçlaması ile tutukladılar.
Irak'a verdiği hizmetlerini Saddam Hüseyin, "Türk" olduğu için ölümle ödüllendirdi ve Albay Abdullah'ı şehit etti.
Kendisi ölümünde bile halkını düşündü.
Cenaze törenine binlerce Türk'ün katılması sonucu Saddam Hüseyin'in onlara eziyet edeceğini bilen Şehit Abdullah, vasiyet ederek Kerkük'e uzak bir şehirde defnedilmesini talep etti.
Gerek Irak gerekse Saddam Hüseyin, Türk liderlerini yok ederek Türklüğü yok edeceklerini sandı. Ancak, Irak Türklüğü, daha güçlü bir şekilde yükselmeye ve Türkmeneli davasına kenetlenmeye başladı.
Şehit liderlerimizin bize açtığı yolda mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz.
Türkmeneli bayrağının yeni taşıyıcıları olacak, hep haykıracağız:
Çok yaşa Türkmeneli!
Tüm şehitlerimizin ruhu şad olsun. Yüz yıldır bu ülkede hep birlik ve bütünlüğü savunan Türkler olarak hep soykırımla karşılaştık.
Türk katili Saddam Hüseyin'in "Türkiye" korkusu sonucu Türkleri yok etmek hep ana hedefiydi. Ancak nice Koçak'lar yetişti.
Mustafa Kemal Yılmaz