Bugüne kadar izlediğiniz filmlerde yahut oynadığınız oyunlarda alev silahı taşıyan, bir yerleri ateşe veren ya da düşmanlarını yakan çok sayıda karaktere denk gelmişsinizdir. Hepsinin kendince bir amacı vardır. İzlediğiniz bir polisiye dizi ise katil delilleri yok etmek için evi kundaklayabilir. Aksiyon filmlerinde alevlerin arasından süzülüp çıkan ana karakter kötülerin hakkında gelmek için adeta yeniden doğar. Fakat bir oyundaki karakterin ismi epey ilginçtir. Hırvat oyun şirketi Croteam’in 2020 yılında piyasaya sürdüğü Serious Sam 4: Planet Badass isimli oyunda, elinde alev silahıyla etrafı delice ateşe veren karakterin ismi "Draconian Pyromaniac" yani Gaddar Piromanyak. İsmini belki de ilk kez duyduğunuz bir hastalığa (Pyromania) atıf yapan bu karakterin benzerleri gerçek hayatta da vardır. Bunlar yangın çıkarmaktan ya da izlemekten ölesiye zevk alırlar. Tabir-i caizse cinsel hazza benzer şekilde kendisinden geçenler bile vardır.
Piromani, adından da anlaşılacağı üzere ateş yakmayı istemek ya da direkt olarak ateş görmekten tatmin olma olarak bilinir. İntikam için bir yerleri ateşe veren, rakip firmayı zarara uğratmak için bina kundaklayan, sigortadan para almak için dükkanını yakan ya da yanıcı madde kullanarak başka bir yeri soyan insanların piromani hastası olmadıklarını söyleyebiliriz. Hepiniz çocukluğunuzda buğday harmanından sonra tarlaların yakıldığına ya da arsalarda kurumuş otların ateşe verildiğine şahit olmuşsunuzdur. İçten içe bir sonbahar mutluluğu uyandıran bu durum piromani değildir. Bu yüzden ateşi seven, kamp yapan ya da ateş başında toplanıp muhabbet eden insanların hasta olduğunu söylemek abesle iştigaldir. Piromani ateş yakılırken ya da ateş görüldüğünde adeta cinsel doyuma benzer bir haz duymaktır. Bu nedenle dürtü kontrol bozukluğu sınıfında değerlendirilir. Dürtü kontrol bozuklukları çok çeşitli birtakım hastalıkları içinde barındırır. Kendi saçını yolma, kumar oynama, sürekli hırsızlık yapma, en basit durumda bile yalan söyleme, cinsellikten başka bir şey düşünmeme şeklinde tezahür edebilir. Cinselliği adeta hayatının göbeğine koyan ve bunun için her şeyi yapmayı göze alan insanları Cinsel Açlığın Afrika’sı: Nemfomani isimli yazımızda anlatacağız.
Piromaninin hangi sebeplerden kaynaklandığı konusunda henüz fikir birliği sağlanmış değil. Dürtü kontrol bozukluklarının (DSM) genetik olduğuna ilişkin çalışmalar sürüyor. Ancak babanız ya da anneniz piroman olduğu için siz de piroman olursunuz şeklinde kabul söz konusu değil. Genetik unsurlar kadar epigenetiğin ve çevrenin de gelişim sürecinde hayati olduğu biliniyor. Özellikle yetim büyüyenlerde, evlatlık verilenlerde ya da aile geçiminin sağlanamadığı durumlarda çocuklarla yeterince ilgilenilmemesi piromaniyi ortaya çıkarabilir (Yazının sonunda paylaşacağımız kaynağa göz atabilirsiniz). Çocuk büyüdükçe öfkesini bir yerleri yakarak ya da küle dönüşen şeyleri seyrederek alabilir. Bu nedenle kendisiyle ilgilenilmeyen çocukların en azından etrafındaki insanlar tarafından gözetilmesi çok önemli. Stresten kurtulmanın, telaşı gidermenin bir yolu olarak buna başvuran insanların çabucak tedavi edilmesi sonuçları engelleyebilir. Hollanda bu konu hakkında ciddi çalışmalar yapmış ve kundakçılık suçu ile tutuklanan insanların sağlıklı bir şekilde topluma kazandırılması için adli psikiyatri hastaneleri olarak da bilinen TBS isimli hastaneler kurmuştu.
Elbette piromaniye sadece bunlar neden oluyor denilemez. Depresyon, alkolizm, anksiyete, seksüel sorunlar, paranoid şizofreni ya da birtakım psikozlar bu hastalığın temelinde var olabilir. Aile içi şiddet ve psikiyatrik hastalıkların tedavisi için kullanılan bazı ilaçlar da dürtü kontrol bozukluğuna neden olabilir. Kimi çalışmalarda yatak ıslatan çocuklarda (geçtiğimiz yazıda konu edindiğimiz Noktürnal Enürezis) piromaniye rastlanabileceğine ilişkin sonuçlar elde edildi. Elbette bunların tümü bilimsel olarak teori kabul edilebilecek yaklaşımlar değil. Piromani iyi tanımlanmasına karşın nedenleri konusunda hâlen belirsiz bir hastalık. Ayrıca sebepleri kişiden kişiye değişebilir. Piromanlar içlerindeki ateş yakma dürtüsüne mâni olamazlar. Alevleri seyrederken rahatlar, gevşer ve hatta haz duyar. İstatistiklere bakıldığında piromanların önemli çoğunluğunun üniversite eğitimi görmediğine rastlanır. Fakat bunun asla bir zekâ geriliğinden kaynaklandığını düşünmemek gerekir. Çünkü piromanların IQ skorları normal insanların IQ skorlarına yakındır.
Piromani hiç umulmadık ölümlerle sonuçlanabilen ciddi bir rahatsızlıktır. 2005 yılında ABD’de çadırları tutuşturmak isteyen bir adam üstüne bulaşan benzin sebebiyle yanmış ve kendisini göle atmıştı. Ancak vücudunda oluşan üçüncü derece yanık sebebiyle suya girdiğinde şok geçirmiş ve solunum yollarına su dolması sonucu boğularak yaşamını yitirmişti. 2013 yılında Rusya’nın Veliki Novgorod şehrinde meydana gelen olay akıllara durgunluk verdi. Namı epey yayılmış bir piroman Oksochi Hastanesi’ne yatırıldı. 12 Eylül 2013 Perşembe gecesi, içindeki ateş yakma dürtüsüne engel olamayıp hem kendisini hem de binayı ateşe verdi. Bina ahşap olduğu için yangın kolayca yayıldı. Hastaneyi neredeyse kül eden yangından tamamına yakını yanmış 26 ceset çıkarıldı. 11 kişi ise nakledildikleri hastanelerde hayatını kaybetti. Kurtulanların önemli bir bölümü pencereden atlayan ya da itilen hastalardan oluşuyordu. Cesaret edip çıkamayanların tamamı yanarak yaşamlarını yitirdiler.
2014 yılında İngiltere’nin Somerset bölgesindeki Crewkerne Halk Kilisesi’ni yakmaya çalışan Tim Hawkins tutuklandı. Ardından yoğun bir tedavi sürecine girdi. Doktoru artık iyileştiği kanaatine kapılarak serbest bırakılmasını istedi. Birkaç ay boyunca gerçekten de hiçbir yere zarar vermedi. Ancak kazandığı paralarla kokain aldı, içtiği ilaçları bıraktı. Yangın çıkarma dürtüsüne teslim olan adam evine yığdığı eşyalara sprey sıkarak ateşe verdi. Hızla yayılan yangın söndürüldü. 3 yıl 4 ay hapse mahkûm edilen Hawkins cezasının yarısını dolduracağı 2023’ün ekim ayında akıl hastanesine gönderilecek ve tedavisi başlayacak. Ölümle sonuçlanmayan bir diğer vak’a ise Fransa’da yaşandı. 2022 yılının mayıs ve temmuz ayları arasında defalarca çıkan yangının faili güçlükle yakalandı. Sonuç şaşırtıcıydı çünkü ele geçirilen adam bir itfaiyeciydi. Neden yaptığı sorulduğunda ise "adrenalin" cevabını vermişti.
Piromanların bir bölümü ateş sevgisi nedeniyle itfaiyecilik gibi birtakım mesleklere ilgi duyabilir. Bu durum bazı meslek gruplarında yaygın olması sebebiyle sublimasyon olarak adlandırılır. Cinayetlere ilgi duyan birinin polis olması ve olay yerlerine delil ekmesi, ceset parçalamaktan keyif alan birinin otopsi uzmanı olması, nefessiz kalmaktan hoşlanan birinin cankurtaranlık yapması buna örnek verilebilir. Ancak bunun bir olumlu bir de olumsuz tarafı var. İyi olan yönü, mesleki yönlendirmeler sayesinde hastalığın zamanla zayıflaması hatta atlatılmasıdır. Kötü olanı ise kişisel zevklerini hayata geçirmek maksadıyla mesleği manipülasyon aracı olarak kullanmaktır. İtfaiyeci olup yangına su yerine benzin döken piromanlar işte bunlardandır. Mesleki alımlarda sağlık raporu istenmesinin sebeplerinden biri de budur.
Uzun yıllar boyunca Roma’nın yanışı hep piromaniye örnek verilip duruldu. Zehirlenerek ölen Claudius’un ardından Roma İmparatoru olan Nero, sanat, spor ve edebiyatla uğraşarak aristokrasiyle halkı birleştirmeye çalıştı. Çünkü ellili yılların Roma’sında sanat yalnızca kölelerin, düşkünlerin ya da acizlerin işi olarak görülürdü. Bu sebeple 64 yılında Roma’da çıkan yangın esnasında Nero’nun lir çaldığı iddiası dolaştırıldı. Hatta bu da yetmedi. Bir sürü yerde çoğu insan Nero’nun keman çaldığını, tiyatro oynadığını yahut şarkı söylediğini anlatır olmuştu. Halbuki o esnada Nero yangın söndürme çalışmalarına katılıyordu. Sonradan bir Hristiyan’ın tutuklanması ve çarmıha gerilip diri diri yakılarak cezalandırılması sebebiyle yangını Nero’nun çıkardığı yönündeki temayül kuvvetlendi. Çoğunlukla ahşap yapılardan oluşan koskoca Roma neredeyse kül olmuştu. O yıldan sonra binalar daha farklı malzemelerden yapılmaya başlandı.
Piromanların tedavisi ise tamamen hangi yaş grubuna dâhil olunduğuna bağlıdır. Çocukluk aşamasında görülen ateş yakma dürtüsü, sorunların kaynağının tespit edilmesiyle ortadan kalkar. Tedavisi oldukça kolaydır. Gençlerde genellikle suçla ortaya çıktığı için uzun terapiler ve seanslar gerekir. Ancak yaşlılık aşamasında tespit edilen piromaninin tedavisi nispeten daha zordur. Çünkü bunu yapan kişi oldukça ustalaşmış ve giderek bağımlı hâle gelmiştir. Sosyal becerileri zayıfladığı, sahip olduğu psikiyatrik hastalıklar ilerlediği için sorunun kaynağına inmek çoğunlukla çözüm olmaz. Piromanlar tedavi sonrası aynı hastalığa yeniden tutulabilir. Bu nedenle kolay tedavi edildiği ancak tedavi başarısının düşük olduğunu belirtmeden geçmeyelim. Maskelerin Ardındaki Sır isimli eserimde, babasını erken yaşta kaybeden Nedim’in nasıl adım adım piroman olduğuna ve çıkan tüm yangınlardan neden sorumlu tutulduğuna değinmiştim. Çünkü adınız bir kez yangına karıştığında toplum nezdinde gerçekleşen tüm kundaklamalarda sizden şüphe duyulmaya devam eder.
Bir sonraki yazımız Milliyetçilik, ırk, genetik yapı ve öfke üzerine olacak. Görüşmek dileğiyle...
Not: Yazıda bahsetmiş olduğumuz çalışmayı okuyabilirsiniz. Adli psikiyatr Neil Blumberg’in çalışmasıdır. Dili İngilizcedir. Sonraki yıllarda yapılan çalışmalarla birlikte kimi bilgilerin doğruluğu konusunda şüphe duyulsa da size çokça şey katacağından emin olabilirsiniz.