Türkiye'de imla ve telaffuz kurallarına aldırış etmek pek moda değil ama zaman zaman bazı ifadeler ve "doğru telaffuzları" nedense moda oluyor. Mesela şarz-şarj meselesi - bir dönem Ekşi Sözlük’te sayfalarca yazıya konu olmuştu.
Son günlerde gözlemlediğim bir "şoke olmak" fenomeni var. Şok olmak dendiğinde kibarca düzeltiyorlar ve "ben bunun doğru telaffuzunun farkındayım" dercesine üstüne basa basa şoke olmak diyor, mağrurca gülümsüyorlar.
Türkçe kurallarına göre doğrusu, bence "şoka uğramak" olmalı. Dillerin birbirinden fiil alması çok zordur, hele büsbütün farklı mekanizmalara sahip dillerde bu daha zordur: Türkçeye Batı yahut Doğu dillerinden fiil almak imkansız gibidir. Bu yüzden Türkçe fiil almaz, mastar alır ve yanına etmek, kılmak, yapmak gibi Türkçe fiiller getirerek kullanır: Taciz etmek, tahsilat yapmak gibi. Yahut ek getirir ve ekten sonra çekimler: sırlamak gibi.
Bunun yanında zaman zaman sıfat-fiiller de alınır ve Türkçede kullanılır; cumhuriyetle beraber dilimizde en çok azalan özelliklerden biri budur. Mesela "revan olmak"; revan Farsça "giden" demek. Yola revan olmak dediğinizde, "yola giden olmak" diyorsunuz, giden sözcüğünü fiil olarak değil sıfat-fiil olarak kullanıp olmak fiilini ekliyorsunuz.
İmdi, "şok" sözcüğü Türkçeye İngilizce değil, Fransızca yoluyla geçmiş. İsim hali choc, çekimli hali choqué. İngilizce shock ve shocked gibi. Sanırım bu yüzden "şoke olmak" doğrusudur deniyor. Fakat şok, bir isim olarak dilimizde var. Eklerimizle fiilleştirmiş ve mesela "şoklamak" da demişiz. İsim olarak ödünç aldığımız ve isimden fiil yapan eklerle de kullanıp yaygınlaştırdığımız bir sözcüğü, neden Fransız partisip kurallarına göre "şoke olmak" olarak değiştirelim? Şok Türkçede bir isimse, -e olmak olarak bir kuralımız olmalı ki yok. Eğer dilimize ilk giren hali "şoke" ise, şoklamak değil "şokelemek" yapmalıydık.
Fakat şok olmak yerine şoke olmakın doğru bulunmasının nedeni, "şok olmak" ifadesinin anlam düşüklüğü. Bu, "masa olmak", "sandalye olmak" gibi bir ismin ifade ettiği şey olmayı kasteder, şok oldum dediğinde şok mefhumunun kendisi olmuşsundur; içinden bir elektrik şoku geçmiş gibi olmazsın.
Şoklanmak başka bir anlamda kullanıldığından, şok olmak da yukarıda anlatıldığı gibi bozuk kurgulandığından, doğrusu şoke olmak demişler ama, bu da dili bozuyor: -que, -quer şeklinde yazılan Fransızca, -er şeklinde yazılan İngilizce ekler dilimize giriyor ve enterese etmek, dedike olmak gibi tuhaf ifadeler çıkıyor. İnsanlar "şoke olmak"ı doğru kabul edince, -e ekini de Türkçe bir ek gibi algılıyorlar. (-ebilite diye bir ekimiz var artık. “Bunun olabilitesi nedir?” diye konuşuyorlar.)
Bu yüzden doğrusu, bir şoka maruz kalındığını Türkçe kurallara uygun bir şekilde ifade eden bir ikili kullanım olmalı: Şoka uğramak.
Tabii bunlar önemli değil diyebilirsiniz. Ne var ki, vatandaş öyle kullanıyorsa öyle olsun diyebilirsiniz. Fakat dil düşünceyi etkiler ve dilin doğal matematiğine tuhaf ve sistemin kalanıyla uyumsuz müdahalelerde bulunursanız her bir çarkı başka dönen ve verimsiz çalışan bir makine yaratmış olursunuz. Bu dili konuşanların beyinleri de böyle savruk olur; nihayetinde inceliksiz ve kuralsız dil konuşan zihinler inceliksiz ve kuralsız düşünmeye başlarlar. Bugün en eğitimlisinden cahiline, kendisini düzgün ifade edebilen kaç insan var? Kendisini düzgün ifade edemeyen sorun çözemez, daha önemlisi kendisiyle aynı haldeki diğer insanlarla bütünleşip kamusal bir pozisyon kuramaz. Herkesin kendi bedenine hapsolduğu, gak guk konuşulan ve ancak en temel ihtiyaçların doğru dile getirilebildiği bir ortam böyle yaratılır. Bu dillere creole denir, her biri başka bir memleketten getirilmiş kölelerin sair dillerinden ve mutlaka efendinin dilinden kelimelerle oluşturulmuş bulamaç dil. Ancak bir kölenin işini görmesine yarar; ötesine değil.
Beğeneceği içerikte her şeyden evvel dil lezzeti arayan Türk milliyetçileri yeniden türerse, o zaman dilimizi bu tuhaf creole varyantına dönüşmekten ve insanımızı aptallaştırmaktan kurtarabiliriz. Seviyesini yükselten yazara minnettar olmak yerine sürekli sadeleşme, basitleşme talep eden yığınlar, dünyanın en girift meselelerini nasıl çözerler ki?
İngilizlerin dili Türk dilinden çok daha "kuralsız", çok daha karma, çok daha "kreol"dür. Pek köle olmuşa benzemiyorlar. İnceliksiz ve kuralsız düşündükleri de söylenemez. Beyinleri de savruk sayılmaz. Sorun çözemememizin, kendimizi düzgün ifade edemememizin sebebi başka.
Çok faydalı ve önemli bir konu idi. Teşekkür ederim. Peki Bahadırhan Bey, insanlarda veya hakim kültürde nasıl şunu sağlayabiliriz: Sizin bir videosunda bahsettiğiniz bir şey vardı, Cermen kolu olmasına rağmen İngilizce'de artikel yok, çünkü ada dillerinden birinden almış onu(Keltçe mi idi?) Ama günün sonunda dışarıdan bakıldığında bütün gözüken, adeta ağzınıza hiçbir bulgur, salça, pul biber gelmeyen, çok iyi yoğrulmuş bir ciğköfte gibi bir hale gelmiş. Türkçe nasıl dışarıdan diyelim bir kelime gelse bile kendi mayası ile onu kendine mal edebilir ve bugün gördüğümüz, sizin de geçmişte eleştirdiğiniz zevksiz Plaza Özentisi insanların tasallutundan kurtulabilir. Siz böyle konuşan biri ne İngilizce'yi, ne de Türkçe'yi iyi konuşamaz demiştiniz, sizin sözünüzden sonra dikkat etmeye başladım, birçok vakada haklı çıktınız. Teşekkür ederim yazı için.
Tıpta şok kelimesini "hayati organlarda perfüzyon (kanlanma/dolaşım) kaybı" olarak tarif ediyoruz. Şok halinin oluşmasını da "şoka girmek" diye adlandırıyoruz. Bu organik/fizyolojik durumun tanımı. Psikolojik "şok" için şoka uğradım da denebilir. Ha, bu arada bir de "ay ben şok" seviyesi var. Selamlar.
Yazının tamamına katılıyorum, son cümleye özellikle katılıyorum. "Ekstra katılıyorum" deseydim muhtemelen dil katliamı yapmış olacaktım, bu yüzden öyle demiyorum :) Şaka bir yana, yıllardır bu "anlamıyoruz, seviyeyi düşür, entel entel konuşma" vb. laflarını etrafta duymak ve görmekten midem bulanıyor. Bir cümleyi, paragrafı, anlatıyı, müziği, resmi vs. anlayamayanlar önce kendilerini yukarı itmeye çalışmalılar, muhataplarını aşağı çekmeye değil. Saygılar & sevgiler.
Türkçe olarak 'dondum kaldım' demek daha iyi ben öyle yapıyorum
Erlik ve eski bir Mit mensubu yayını, Süleymaniye'ye dikkat çekmişlerdi: Kuzey Irak'ta Pençe-Kilit! | SPACE https://youtu.be/FEJWkFkUd78?feature=shared