Türk Federasyon'un yaptıklarını ve yapamadıklarını iyi gözlemek gerekiyor.
Avrupa'daki Türk Federasyon yazısından sonra onlarca email ve telefon aldım ve Türk Federasyon'la ilgili yazılara devam etmemi istediler.
Ben hiçbir kişi veya kurumu düşman görerek yazı yazmıyorum, kim nereye ne olmuş beni de çok ilgilendirmiyor.
Türkiye Cumhuriyeti'ni yönetenlerle aynı fikirde olmamak, benim Türk devletine düşman olmamı gerektirmediği gibi...
MHP'yi yönetenlerle aynı fikirde olmamak, MHP'ye düşmanlığı gerektirmediği gibi...
Türk Federasyon'u yönetenlerle aynı fikirde olmamanın Türk Federasyon kurumuna düşman olmayı da asla gerektirmediğine inanıyorum...
Habib Yalçın zaten başka isimle değil, her yazısına imzasını atarak yazmaktadır.
Türk Federasyon'un kuruluş gayesi ve bugün geldigi noktayı iyi analiz etmemiz gerekir.
Türk Federasyon'un kuruluş gayesi:
Avrupa'da yaşayan, hayatını geçimini sağlayan Türklerin kaybolmadan kendi kimlikleri ile yaşamak ülküsüdür.
Rahmetli Başbuğumuz Avrupa Türklerine hayatın içinde olmaları için aşağıdaki vurguları ısrarla söylerdi...
Sendikalara üye olun...
Yabancılar Meclisi'ne katılın...
Siyasi partilere kaydolun...
Ve bulunduğunuz ülkenin vatandaşlığına geçin.
Evet!
Rahmetli ısrarla bu şartları yerine getirirseniz, bulunduğunuz ülkenin sosyal hayatının içinde olabileceğimizi söylerdi.
Türk Federasyon'un Türkiye endeksli değil, bulunduğu ülkelerin nizamına göre şekillenmesini isterdi.
Aslında Türk Federasyon'u yöneten insanlar profesyonel görünse de tam profesyonel olmayan mesleki olarak yöneticilik meslekleri olmayan fakat katkı sağlamak için bütün zor şartlara rağmen, ait olduğu teşkilata gönüllü olarak girmiş Ülkücülerden oluşmuştur.
Türk Federasyon'da yöneticilik aslında gerçekten zor şartları kabullenmek gerektirir, Türk Federasyon sonuçta bulunduğu ülkelerde Ülkücüleri yönlendiren, her ülkenin ve eyaletlerin düzenine göre fikir üretmesi gereken kurum olmuştur.
Türk Federasyon geçmisten bugüne en çok badire atlatmış kurumlardan birisidir, Avrupa'da adı Türk ile başlayan ilk kurum olduğu için, zaten batılıların gözünde uyumu engelleyen bir kurum olarak değerlendirilmektedir.
Türk Federasyon aslında “geçmiş zamanlarda“ güncel olayları iyi takip ederek, bir sürü siyaset üretmiştir.
12 Eylül ihtilâlcilerine en sert cevabı Türk Federasyon vermiştir...
Türk Federasyon yıllarca Türkeş’siz Türk milliyetçiliği isteyenlere karşı büyük mücadeleler vermiştir...
Türk Federasyon, Ermeni soykırım iddalarına oldukları ülkede yıllarca karşı durmuştur...
Ermenilerin Karabağ'ı işgaline karşı Türk Federasyon önemli işler yapmıştır...
Türk Federasyon Kırım Türklüğünün yeniden yapılanmasında çok iyi işler yapmıştır...
Türk Federasyon yabancı düşmanlığı ile ilgili ciddi programlar yapmıştır...
Türk Federasyon uyuşturucu ile mücadelede zaman zaman en önemli kurum olmuştur...
Türk Federasyon yeni yabancılar kanununda dikleneceği zaman çekinmeden dikilmiştir...
Türk Federasyon, ana dil konusunda en ciddi karşı duran kuruluş olmuştur...
Türk Federasyon, Almanca din dersi konusunda, Türk devletinin baskılarına rağmen karşı tutum sergilemiştir...
Türk Federasyon, bulunduğu ülke ile alakalı, Türkiye'ye karşı tutumlarda tarafinı Türkiye'den yana yapmakta tereddüt etmemiştir...
Türk Federasyon, teşkilatları yıllardır mensuplarına yardımcı dersler ve Türk danışmanlık hizmetleri vermiştir...
Türk Federasyon, Türk'ün olup da temsilcisinin olmadıgı yerlerde konsolosluk görevi yapmıştır...
Türk Federasyon, Türkiye'deki mağdur ülkücülere yıllardır yardım elini uzatmaktadır...
Türk Federasyon, Avrupa Türklerinin kimliğini vermiştir.
Tabii ki sonuçta Türk Federasyon bulunduğu ülkede yetki sahibi bir kurum değil, sadece etki sahibi bir kurumdur.
Allah'a emanet olunuz.
Habib Yalçın