Bugün Türk milliyetinin iki masum evladının saçlarının kazındığını öğrendik. Suç addedilen ve hürriyetten yoksun kalınmaya sebep olan davranışlar da istiklali müdafaa! Bugün her okulda, her mecliste gözümüze ve dimağımıza hitap eden Atatürk’ün gençliğe hitabesinin en vurucu, en çok vurgusu yapılan meselesi yüzünden hem de!
Uluslararası Hukuk ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Hukuku daha özelde Türk Ceza Kanunu gereği yapılan bu davranışların hiçbir hukuki temeli yok. Temeli olmadığı gibi yasak, aykırı!
Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar kimse suçlu sayılamaz ilkesi, yani tüm dünya anayasaları tarafından tartışılmaz bir karine olan masumiyet karinesinin zedelenmesi bir yana saçları kazımak kişi dokunulmazlığına hakaret teşkil ediyor. 28 Şubat mı yaşıyoruz? Vatana ihanet suçu mu işleniyor bir yerlerde? Yahut bir soykırım mı gerçekleşti bizden habersiz?
Bu iki şerefli gazeteci mesleğini icra ederken ve istiklali müdafaa ederken medeni dünyanın eşiğinde emsali görülmemiş bir suç işlemişler gibi muameleye tabi tutuluyorlar. Haydi bunu bir kenara bıraktık, saydığımız suçları işleyen kişilere karşı bile böyle bir muamelenin uygulanması hukukla bağdaşmaz bir fiildir. Anlaşılıyor ki Türk hukuku; yağmacı döven polis (TCK gereği işkence sayılıyor), gereksiz tutuklamalar, hukuksuz davranışlar çerçevesinde zıvanadan çıkmıştır. Ya hu, madem 14. Louis olacaktınız, ağzınızdan çıkan her şey kanun olacaktı; ya da Kral Rex olup hukukun 8 temel ilkesini zedeleyecektiniz... Ne diye o halde hâlâ Anayasa konuşur ve Anayasa varlığından bahsedersiniz.
Bugün Anayasa m.17: “... Tıbbi zorunluluklar ve kanunda yazılı haller dışında, kişinin vücut bütünlüğüne dokunulamaz; rızası olmadan bilimsel ve tıbbi deneylere tabi tutulamaz.” Demekteyken hangi hadde dayanarak saç kazır ve bunu bir hukuk zeminine oturtursunuz? Mahkemede hiç hâkim yok mu? Yahut cumhuriyetin en güvenilmesi gereken ve bu yüzden Cumhuriyet Savcısı olarak nitelendirilen savcılardan neden müşterek bir ses çıkmıyor? Her şeyi vatandaş ve bir avuç yazar olarak biz mi çözelim? İşin garip yanı, Twitter (X) sizin için daha makul bir anayasa sanırım? Tutuklamalar beğenisi 10 bini aşmış her toplum yargısı içeren tweet için yapılabiliyor veya bu yargı neticesinde ceza alması gerekenler salıveriliyor. Türkiye Cumhuriyeti bir muz cumhuriyeti gibi davranmaktan ne zaman vazgeçecek? Bu işte hem Nazi partisi hem de Nünberg Duruşmalarına aynı anda tarafgir olmayı becerebilmenizden başka bir şeyi alkışlayamıyorum ne yazık. Hoş, bir hususta ne kadar zıt taraf varsa o kadar tarafa tarafgir olma sanatını çok iyi icra ediyorsunuz. Olmadı bir de entari giydirin bize, köçek diye oynayalım. Karnımız zil de çalıyor hem, müzisyene hacet olmadan tutarız ritmi...
Mehmet Can KUYUCU